İnsan belli bir yaşa geldiğinde, dönüp yaşadıklarına bakıp, muhasebesini yapsa; önemli sonuçlara ulaşabilir. Bu muhasebe “kendi iradesi” ile gerçekleştirdikleri üzerine olmalıdır. Doğru bir değerlendirme için, kendi iradesi dışında olanlar yer almamalıdır. Örneğin “doğmak” gibi.
Bu muhasebenin sonucu ise geçmişin bir envanterini çıkarmak değil, “gelecekte olabilecekler için”, “davranış”lara ışık tutabilmek olmalıdır.
Yoksa hayıflanmak veya sevinmek için “faydasız bir çaba”ya dönüşebilir.
Kaybetmek de, kazanmak da hayatın bir parçasıdır.
Bir grup; hayata “ne kaybederim” mantığıyla, elindekilerinin, geçmişin ve geleceğin ışığında,
Diğer grup; “ne kazanırım” diyerek, sadece olasılıklar ışığında,
Üçüncü bir grup ise; “dur, bir bakalım” diye bakar…
Ticaretin doğası; ilk iki gruptakilere “gelecek” vaat eder. İki düşünce sistematiğinde de, kaybetmek ve kazanmak, bir yüzün sağı solu gibidir.
Başarı ya da başarısızlığın tek bir parametresi olmadığı gibi, kaybetmek ve kazanmanın da birçok öngörülebilenleri veya öngörülemeyenleri vardır.
Zamana ve mekana bağlı olarak, gerçekleşir veya gerçekleşmez.
Üstelik bu; sadece iş hayatında değil, ilişkilerde, aşkta, sporda…
Kısaca hayatın her alanında böyledir.
Ancak “dur bir bakalım” diye düşünenler; “dur” dediklerinde, sadece kendilerinin durduğunun, onların dışındaki her şeyin ise, akmaya devam ettiğinin farkında değillerdir.
“Korkunun sopası”, sanki başlarının üzerinde sallanıyor gibidir.
Şimdi kriz önü, kriz arkası, dünyanın durumu… o, bu, şu…
Sürekli bir “olmaza” gerekçe üretmek.
İlk iki gruba girenlerin “kazananlar kulübü” üyesi olması ihtimali çok yüksektir. Üçüncü gruba girenler ise “kaybedenler kulübü”nün doğal üyesidir.
Bir Meksika atasözü; “Kenetlenmiş dişlerle özgürlük türküsü söylenmez” der.
Ticaretle uğraşan, yatırım yapan insanlar, her şeyi düşünmek zorundadırlar…
Bu doğrudur.
Ancak düşünmek harekete geçmemenin değil, geçmenin anahtarıdır.
Ağzınızı açmadığınızda, söylediğiniz türküyü sadece siz duyarsınız…
Bir önceki yazı Yüzleşmek…
2 Comments
Anlamlı bir yazı.. Çok beğendim. Paylaşacağım..
Saygılarımla
Sevgi
Havaların ısındığı, sıcaktan insanların rehavete girdiği zamanda”Bilinçli hareket, cesaret ve sonrası da nasibi kadar bereket” Bu yazıdan da herhalde böyle bir sonuç çıkardı. Elinize sağlık