Hayat ile bağlarımızı, gevşetip sıklaştıran ‘yaşam sevinci’ dir…
İçinde yaşadığımız dünyada, yaşam sevincimizi, iyimser bakışımızı çoğaltacak çok şey var. Bazen bunların farkına varıyoruz, bazen de yanı başımızda olmasına karşın, farkında olmuyoruz.
Hayat, bizi kendine bağlayacak birçok şeyi karşılıksız verdiği için, belki de onları ıskalıyoruz.
Oysa hayat, her türlü olumsuzluğa karşın, yaşam sevincini çoğaltacak çok şey barındırıyor.
Yeter ki onları ortaya çıkaracak iyimser bir ruh, insanla birlikte olsun.
O olduğu zaman, varsın;
Karanlığın kurşun geçirmediği zamanlar olsun,
Göğüs kafesinin üzerine büyük bir ağırlık konmuş hissi olsun,
İçtiğin sudan, yediğin yemekten tat alamaz ol,
Ufkun sana bir anlam ifade etmediği, gökyüzüne bakmak bile istemediğin anlar olsun…
O iyimser ruh, tüm bunları aşmanda yol açıcı olacaktır…
Tarihe baktığımızda, birçok toplum ve onu oluşturan tek tek bireyler, bunu yaşamıştır.
Bir kısmı yüzlerce yıl önce, bir kısmı yakın tarihte, bir kısmı da şimdi…
Ve bu tür “dramatik zamanları” yaşayan çoğu toplum da bu durumlardan çıkmanın yolunu bulmuştur…
Tüm çıkışların ortak paydasında; “yaşam sevinci”, “yaşamı sevmek” yatar.
Dilin olumsuzluktan çok “yaşam” vurgusu üzerine kurulmuş olması, bir başka deyişle; iyimserliğin karamsarlığı örttüğü bir ortamın inşa edilebilmiş olması, çıkışın temel enerjisidir.
Evet… Şu bir gerçek ki; karamsarlık, iyimserlikten daha bulaşıcıdır.
Karamsarlığın iyimserliği örtme etkisi, siyah boyanın beyaz boya karşısındaki etkisi gibidir.
Tıpkı bir kilo siyahın, bir kilo beyaza eşit olmaması gibi.
O nedenledir ki; karamsarlığı yaymak için büyük çaba gerekmez. Ancak iyimserlik için çaba gerekir.
Bugünlerde, her zamankinden fazla “iyimser” olabilmek için çaba sarf etmek gerekiyor.
Karamsarlık insanın ruhuna bir kere girdi mi onu atmak çok zordur.
O nedenle, iyimserliği tüm ruhumuza yayalım. Boşluklar bırakmayalım.
Yaşam enerjisini, yaşam sevincini hiç bırakmamak gerekiyor.
Bırakıldığı anda, köşe başında “karamsarlık” bekliyor…
Bir önceki yazı Sağduyu…
2 Comments
Hem zamanın ruhuna uygun, hemde öğretici ve eğitici.Yenilerini bekliyoruz. Elinize, dilinize sağlık Mehmet Bey.
Tefekkür yapmak gibi güzel.Elinize sağlık.