• Ana Sayfa
  • Mehmet Semih Söylemez Kimdir?
  • KİTAPLAR
    • Birlikte Başarmak
    • Duygusal Sermaye
  • MAKALELER
    • Dünyadan Haberler
  • Medya
    • Videolar
    • Fotoğraflar
  • İletişim
  • [tg_social_icons style="light" size="small"]
  • Ana Sayfa
  • Mehmet Semih Söylemez Kimdir?
  • Kitaplar
    • Birlikte Başarmak
    • Duygusal Sermaye
  • MAKALELER
    • Dünyadan Haberler
  • MEDYA
    • Videolar
    • Fotoğraflar
  • İletişim

Berrak Bir Zihin…

10 Kasım 2014

Bir zamanlar Vantrologların insanları en çok şaşırtan numaralarından biri, karnından konuşmak idi.

Ustanın ustalığı, karnından konuşmadaki maharetine bağlıydı.

Zaman geçip, bilginin yerini başka şeyler aldıkça, insanların kafası  karışmaya başladı ve “karnından konuşmak” herkes tarafından uygulanan bir davranış biçimi haline geldi.

Bir anlamda dünya, “karnından konuşan”lar cumhuriyetine dönüştü.

Herkesin konuştuğu, ancak birbirini anlamakta zorlandığı zamanlardayız…

Oysa bugün, hiç olmadığı kadar, birbirini anlayan insanlara ihtiyaç duyulan dönemleri yaşıyoruz.

Bunun olabilmesi için, ne ekonomi, ne politika, ne de bir başka şeye ihtiyaç var.

Bir tek şey yeterli; “Berrak zihinler”…

Evet… Doğru düşünme yetisine sahip berrak zihinler.

Düşüncelerin şeffaf ve geçirgen olabilmesi, paylaşılabilmesi ve sürdürülebilir olabilmesi için, üretildiği zihnin de bu özelliklere uygunluğu şart.

Geleceğin “ışıklı bir gelecek” olması isteniyorsa, bu doğrultuda yapılandırılması için büyük bir zihin inşa faaliyeti gerekiyor.

Her gün yeni yeni teknolojilerin, anlayışların ortaya çıktığı, bir önceki günün eski sayıldığı iş dünyasında ise, bu inşa faaliyeti hayati bir önem taşıyor.

Problemlerin tek tek ele alındığı ve yine her problemin analiz edildiği bir zihin, bugünün karmaşık yapısı ile baş edebilir ancak.

Yoksa, çoktan seçmeli bir formasyon ile yapılandırılmış akıllar, “akıl olmak”tan uzaklaşırlar. Bu nedenledir ki şeffaflaşabilmek; ancak büyük resmi algılayabilmek ve onun da ötesinde içselleştirebilmekten geçiyor.

Zihnin berraklaşabilmesi, flu alanların ortadan kalkması, her konunun kendi içinde enine boyuna ele alınması ile mümkün olabiliyor.

Genel bilgiler, deneyimler çözüm üretme konusunda önemlidir, ancak zihni berraklaştırmak için yeterli değildir.

Zihin berraklığı;

Analiz becerisini geliştirme,

Bütüne hakim olma,

Yeni düşüncelerle yoğrulma ve belki de en önemlisi hem hayatı, hem de kendini keşfetme duygusuna sahip olma ile oluşabilmekte…

O nedenledir ki; zihnin etrafındaki tüm duvarları yıkmalı ve içeri ışık girmesi sağlanmalı…

Işık, zihni berraklaştırır…

 

Bir önceki yazı Aşkla Yaşamak…

AGTAkılAlgıAnalizAnlayışBerrak Bir ZihinBilgiCumhuriyetDavranışdeneyimDönemDünyaDüşünmeDuygusal SermayeFluGeçirgenGirişimciİhtiyaçİnsanIşıkKeşfetmeKonuşmakMaharetMehmet Semih SöylemezPolitikaŞeffafSürdürülebilirTeknolojiÜretmeUstaVantrologZaman
Paylaş

MAKALELER

Mehmet Semih Söylemez
Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşundan biri olan AGT A.Ş.’nin Yönetim Kurulu Üyesidir.

Diğer Yazılar

Yeni bir yılın ışıkları…
26 Aralık 2019
Gelecek, Düet Zamanı…
9 Aralık 2019
[2] için [4]
19 Kasım 2019

Comment


Alper
15 November 2014 at 21:08
Cevap

Uzun zamandır okuduğum en anlamlı yazıydı.



Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • En Çok Okunanlar

    • Farkına vardım ki buna "Duygusal Sermaye" deniyormuş...
      13 Ekim 2011
    • İş Bitirmek mi?, İşi Bitirmek mi?
      23 Şubat 2012
    • Saz Çalmak
      6 Mart 2012
    • Uyku Hali
      7 Şubat 2012
    • Bazı Harcamalar Çok “Kârlı”dır
      21 Kasım 2011


  • En Çok Okunanlar

    • Farkına vardım ki buna "Duygusal Sermaye" deniyormuş...
      13 Ekim 2011
    • İş Bitirmek mi?, İşi Bitirmek mi?
      23 Şubat 2012
    • Saz Çalmak
      6 Mart 2012
  • Kitap Satış Noktaları

       

     

  • Son Okunan Yazılar

    • Yeni bir yılın ışıkları...
      26 Aralık 2019
    • Gelecek, Düet Zamanı…
      9 Aralık 2019
    • [2] için [4]
      19 Kasım 2019

  • Ana Sayfa
  • Mehmet Semih Söylemez Kimdir?
  • İletişim
© Her Hakkı Mehmet Semih Söylemez'e aittir.